‘Atatürk döneminde TL’nin gücü korundu’
Cumhuriyet’in 100’üncü yılını “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” konferansı ile kutlayan Türkiye İş Bankası, Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşanan ağır ekonomik koşullardan, iktisadi ve siyasi bağımsızlığa giden süreci de yeniden gündeme getirdi. Milli mücadelenin ardından elde edilen siyasi bağımsızlığın ancak iktisadi bağımsızlıkla mümkün olabileceği düşüncesinden hareketle, İş Bankası’nın bizzat Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1924 yılında Türkiye’nin ilk milli bankası olarak kurulduğunu hatırlatan Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Bali, Atatürk döneminde iktisadi bağımsızlığın ‘milli iktisat’ çerçevesinde hayata geçirildiğini kaydetti.
Atatürk’ün borçla ve bağımsızlıktan vazgeçerek kalkınmaya karşı çıktığını kaydeden Bali, “Atatürk, ekonomik kalkınmanın dış borçla, karşılıksız para basarak, iktisadi bağımsızlıktan feragat ederek gerçekleşmesine, benim bildiğim okuduğum kadarıyla daima karşı çıktı. Onun döneminde bu tarz uygulamalara müracaat edilmediği, para kıymetinin istikrarına önem verildiği, enflasyonist eğilimlerden kaçındığı gözlemlenebiliyor. 1938 yılına kadar bütçede yer yer zorluklar yaşansa da emisyon mekanizması işletilmemiş böylece Türk Lirası’nın satın alma gücü korunabilmiştir” diye konuştu.
MİLLİ BURJUVA YARATILDI
Konferansta yaptığı konuşmada o dönemde genç Cumhuriyet’in yerli sanayinin eksikliğine bağlı olarak dışa bağımlı ve borçlu bir ekonomi devraldığına işaret eden Bali, şöyle devam etti: “Atatürk ekonomisi yabancı sermayedarların elinde bulunan ticaretin yerli sermayedarlara transferi ve milli burjuvazi oluşturulması üzerine kurulmuştur. Atatürk’ün ekonomi politiğinin neyi esas aldığını iktisadi bağımsızlık ülküsünde aramalıyız.”
Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Bali
Halka canlılık veren musiki
Adnan Bali, Sümerbank ve Etibank ile birlikte pek çok sanayi yatırımına Türkiye İş Bankası’nın iştirak ettiğini kaydetti. Cumhuriyet’in ilk 15 yılındaki sanayi yatırımlarının yarattığı heyecana işaret eden Bali, “Vefatından bir sene evvel açılışını yaptığı Nazilli Basma Fabrikası’nda çalışmaya başlayan makinelerin sesini ‘İşte, halka canlılık veren gerçek musiki!’ diye tanımlayan bir heyecan…” dedi.